gaziantep escort
bursa escort - bursa escort - bursa escort - bursa escort - istanbul escort -
Bugun...



İstanbul 4 No'lu Şube'den Önemli Açıklamalar

Pendik'te gerçekleşen Eğitim-Bir-Sen İstanbul 4 No'lu Şube Başkanı Bilal Duran'ın katılım sağladığı programa basın mensupları, şube yönetimi ve ilçe temsilcilerinin katıldı. Toplantıda büyük kuruluşlarla, firmalarla indirim anlaşmaları müjdesi de veren Bilal Duran yapılan ve yapılacak çalışmalarla ilgili detaylı bilgiler verdi.

facebook-paylas
Tarih: 17-01-2024 21:46

İstanbul 4 No'lu Şube'den Önemli Açıklamalar

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in '10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'  dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında İstanbul 4 Nolu Şube Başkanı Bilal Duran ve Şube Başkan Yardımcısı Emre Şahin birer konuşma gerçekleştirdi.

Basın mensuplarına hitaben "Bizim gibi emekçi bir örgütle işbirliği içinde olması, sizinle paydaş olmak, birlikte çalışmaktan dolayı çok mutluyuz." diyerek açılış konuşmasına başlayan Basın ve İletişimden Sorumlu Şube Başkan Yardımcısı Emre Şahin;

"Bizler bu toplantıyı gelenekselleştirdik ve senede en az üç kez basın mensuplarıyla yemekli ya da kahvaltılı bir organizasyonda bir araya gelmeye çalışıyoruz. Sene başında eğitimi planladığımız Sene Başı Toplantımız, Ocak ayında çalışan gazetecilere yönelik Çalışan Gazeteciler Günü, Haziran ayında eğitim öğretim yılını değerlendirdiğimiz Eğitim Öğretim Yılı Değerlendirme Toplantımızda sizlerle bir araya geliyoruz. .. Sonraki programlarda yeniden görüşmek üzere.." diyerek sözü Şube Başkanı Bilal Duran’a bıraktı.

"Bizler gibi sizlerde kamu görevi yerine getiriyorsunuz."

"Bizler gibi sizlerde kamu görevi yerine getiriyorsunuz" ifadesini kullanan '10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü' vesilesiyle basın mensupları ile bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu belirten İstanbul 4 No'lu Şube Başkanı Bilal Duran

"Siz kıymetli basın mensupları, bizler gibi aslında kamu görevi ifa eder pozisyondasınız. Sadece kamu görevi değil aynı zamanda birçok sivil toplum çalışmaları vesaire süreçlerle alakalı onlarca farklı konuda haber yapıyorsunuz, görüşme yapıyorsunuz, röportaj yapıyorsunuz bizleri de yaptığınız organizasyonların içinde mutlaka bulundurunuz bu anlamda ben hepinize ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum." dedi.

Ülkemizi derinden etkileyen şehit haberlerine değinen Duran

"Şehit haberlerinden dolayı içimiz yanıyor hüzünlüyüz üzgünüz. Bu anlamda tüm şehitlerimize en son kaybettiğimiz 9 tane şehidimiz başta olmak üzere bütün şehitlerimize rahmet diliyorum. Milletimizin birliği için elimizden geleni yapmaya devam edeğiz." ifadelerini kullandı. 

"Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla, Sultanbeyli ve Adalar'da yoğun bir süreç yürütüyoruz."

Bölge olarak 7.000, genel merkez olarak 420.000 üyelerinin bulunduğunu belirten Duran;

"Kıymetli basın mensupları Eğitim-Bir-Sen olarak Türkiye'nin eğitim çalışanlarının temsili anlamında en büyük Sivil Toplum Kuruluşu olarak Eğitim-Sen hizmet ediyor. Biz şube alanımızda 6 ilçemizde Maltepe Kartal Pendik Tuzla Sultanbeyli ve Adalar ilçelerimizde yoğun bir süreç yürütüyoruz. Aynı şekilde genel merkezimiz bizim gibi yoğun gündemler yürütüyor. 

"Öğretmen arkadaşlarımız artık İstanbul'da kalmak istemiyor."

Eğitim camiasında ekonominin birinci gündemine geçiyor olmasının endişesini hissettiklerini belirten Duran

"Bizim yaz döneminde en çok endişe ettiğimiz süreç, kış dönemi ile alakalı okulların açılması döneminde öğretmen arkadaşlarımızın artık İstanbul'da kalmak istememeleri ile alakalı bir gündem. Bu gündemin özel sebebi de ekonomi. Çünkü ev kiralarının, ekonomik giderlerin öğretmen arkadaşlarımız, eğitim çalışan arkadaşlarımızın aylık gelirlerine eşit düzeye geldiği dönemlerden geçtik. Şu dönemde yılbaşında yapılan %5'lik zamla kısmen de olsa bir düzenleme yapılmış oldu. Kısa da olsa, hafif de olsa bir rahatlamaya belki sebep olmuş oldu. Ama biz hiçbir şekilde bu verilen zamın yeterli olmadığını, Türkiye'de memura, emekçiye zam vermenin yanında asıl önemli şeyin enflasyonu durdurmak olduğunu her platformda dile getiriyoruz. Onun için bu yılbaşı itibariyle inşallah enflasyonda oluşacak yavaşlama, gerileme hem kamu çalışanın hem de emekçi kesimin aldıkları gelir, elde ettikleri gelirle birlikte bir düşünüldüğünde önümüzdeki süreçte ekonomik anlamda bir rahatlamaya sebep olacaktır, diye umut ediyoruz." dedi.

Toplu Sözleşmede,

Büyükşehirlere özel ekonomik anlamda taleplerimiz olacak

Ekonomideki sıkıntının doğal olarak çalışma alanında da farklı problemler oluşturabildiğini belirten Duran;

"Bütün arkadaşlarımız, bu konuyla alakalı bizi her gördüklerinde yetkili sendika olmamız hasebiyle doğal olarak söylemlerini ifade ediyorlar. İnşallah önümüzdeki süreçte gerek toplu sözleşme sürecinde, gerek kamu personeli danışma kurulları, kamu iktisadi kurulları gibi kurullarda bu konu tekrar gündeme gelecek, en azından masrafları belli bir sistematiğin üzerinde olan Büyükşehirler için ekonomik gelirlerle alakalı bir gündem karşımıza çıkmış olacak. " dedi.

Gündemin en sıcak meselesi: Müfredat Değişikliği

Yeni Bakanlar Kurulu ile birlikte değişimler olduğunu, daha önce müsteşarlık yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Milli Eğitim'deki bazı değişikliklerin süreç içerisinde olacağını öngörüyoruz, diyen Duran; Bakanlığın müfredatla alakalı yapılacak değişik taslağının yakında sivil toplum kuruluşlarına açılacağını ve onlardan görüş alınacağını ifade etmesinden memnun olduklarını belirtti.

"Günümüzde teknolojik değişiklikler, iklim değişiklikleri, insanların yaşam şartlarının değişiklikleri, bazı ekonomik kaygılar gibi birçok nesnenin sadece insan hayatın değil eğitim öğretim gündeminde olduğu gibi şekillendirdiğini biliyoruz. Muhtemelen yeni oluşacak müfredatta afet kazanımı önemli bir yer kaplayacak..." dedi.

Son dönemde uygulanan sınıfta kalma meselesini tekrar geri gelmiş olmasının ve Türkçe geçme notunun en az 70 olmasının öğretmenlerce olumlu bulunduğunu ifade etti. 

Gündemin diğer önemli konusu: Uzman ve Baş Öğretmenlik

Öğretmenlik Meslek Kanunu Talebi

Duran, "Bakan Bey'in öğretmenler odalarında yaptığı konuşmalarla aldığı doneler bir takım işleri daha hızlı hale getirmesi çok kıymetli çalışmalar. Ama bunun yanında mutlaka süreç içerisinde öğretmenlik meslek kanunu beklentimiz var." dedi.

"Türkiye'de en son 2006 yılında yapılan uzmanlık sınavı ile birlikte o dönem yaklaşık 70.000-100.000 arasında arkadaşımız uzman olmuş. 2006'dan 2022 yılına kadar hiçbir şekilde uzman öğretmenliğin önü açılmamış ama 2022 yılında yeni bir kanunla çok basit kalmış bir kanunla Uzman ve Baş Öğretmenlik Sistemi tekrar geri gelmiştir.

Anayasa Mahkemesi'nin mevcut Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun bir kısmını iptal etmesiyle birlikte özellikle uzman ve baş öğretmenlik dediğimiz Kariyer Sistemi tekrar ortadan kalkmış oldu.  .. Türkiye'de 70.000 uzman öğretmen sayısının bugün 650.000 rakamına ulaşması tamamen eğitim birliğinin yoğun çabaları ve gayretleriyle oluşmuştur. Ama geldiğimiz noktada öğretmenlik meslek kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle birlikte aslında yeni bir açmaza girilmiş oldu. Bu açmaz çözümü daha adil, daha nizamlı bir öğretmenlik meslek kanunu çıkmasıyla olabilir. Geçtiğimiz hafta itibariyle Milli Eğitim Bakanlığı ilgili sendikalara ve sivil toplum kuruluşlarına bu konuyla alakalı "Çalışmalarınızı yapın, bizimle paylaşın." diyerek bir taslak paylaştı. İnşallah bu süreçte bütün arkadaşlarımızın, öğretmen arkadaşlarımızın, eğitim çalışan arkadaşlarımızın çok ciddi anlamda memnuniyetlerini üst düzeye çıkaracak bir meslek kanunu çıkacağını tahmin ediyoruz, öngörüyoruz.

70 sayfalık, 333-4 maddeden oluşan bir Meslek Kanunu teklifimiz var.

Bizim de eğitim birliğinde olarak öğretmenlik meslek kanunu yaklaşık 70 sayfalık, 333-4 maddeden oluşan bir meslek kanunu teklifimiz var. Ta ki öğretmen arkadaşlarımızın göreve başladığı günden emekli olduğu güne kadar sürecin düzgün, adil ve sistematik şekilde işlendiği yeni bir öğretmenlik meslek kanunu ile alakalı biz bir altyapı çalışması yürüttük ki bunun da en başına şunu ekledik: Şiddet

  • ŞİDDET ENGELLENMELİ: Şiddetle alakalı bir gündemin mutlaka öğretmenlik meslek kanununun ilk maddelerine yazılması gerektiğini de ifade ettik. Muhtemelen yeni çıkacak meslek kanunu da bu anlamda bu tarz bir ihtiyacı giderecek bir meslek kanunu olacaktır, diye tahmin ediyorum.
  • KADRO BEKLENTİSİ: Okul yöneticisi arkadaşlarımız uzun zamandır yeni bir yönetici atama yönetmeliği bekliyorlar. Çünkü aradaki yer değişiklikleri, yöneticilerin durumlarının nasıl şekilleneceği ne olacağıyla alakalı bir beklenti var. Özellikle okul müdürü ve müdür yardımcısı arkadaşlarımızın en yoğun şekilde beklentileri kadrodur. Bu anlamda biz her yerde ifade ediyoruz. Şu an okul yöneticiliği öğretmenliğe ek bir görev olarak ifade ediyor.

'88 Kazanım' Kitapçığı: 2011 yılından bugüne kadar elde ettiği kazanımlardan oluşan 88 Kazanım isimli bir kitapçığım var. Bu kitapçığı biz her girdiğimiz öğretmenler odasında bunlar eğitim birliğinin kazanımları diye mutlaka ifade ediyoruz. Çünkü 2011 yılı öncesine eğitim öğretim çalışanlarının yaptığı hizmetlere bakınca kıyaslanamayacak kadar az derecede çalışmalar yürütülmüş.

Şube Müdürlüğü Hazırlık Kitabı: Okul müdürü, yardımcısı arkadaşlarımız yoğun bir şekilde şube müdürlüğü gündemiyle alakalı çalışmalar yürütüyorlar. Biz arkadaşlarımızı sınava hazırlıyoruz. Sınav hazırlık kitapları, onlarca kurs, onlarca çalışma, EBS Akademi sayfası...

Üye Takip Programı: Tüm üyelerimiz cep telefonlarına bir tıkla bir program indirip bu kitapların tamamına bu çalışmaların tamamına ulaşabiliyorlar.

Bir Müjde,

İndirim Uygulaması: Cep telefonumuza indirdiğimiz uygulama ile birlikte Genel Merkezimizin yürüttüğü büyük bir çalışmayla 10.000'in üzerinde farklı firma ve kuruluşla çok büyük indirim anlaşmaları yapmış ve eğitim birliğinin parçası olmanın ayrıcalığını arkadaşlarımıza hissettirmiş olacağız. 
 

"Sosyal faaliyetlerimiz devam ediyor"

  • "Bu hafta sonu yaklaşık 350 kişilik grubumuzla Üsküdar'da bir boğaz gezisi organize ettik.
  • Yıllardan beri devam ettirdiğimiz marka programları, dönem dönem sizlerin de katıldığı yönetici okulu gibi, fikir armağanı gibi, yine 8 Mart'ta Dünya Kadınlar Günü gibi çok orijinal ve kayda değer organizasyonlar yürütüyoruz. İnşallah bunlarla alakalı da önümüzdeki süreçte yine sizleri bilgilendirip aramızda olmanız da isteyeceğiz.
  • Okullarımız çok kıymetli çalışmalar yapıyor. Kermesler, yürüyüşler organize ediyorlar. Sivil toplum kuruluşları bir araya gelerek çok güzel çalışmalar yürütüyorlar ki 1 Ocak sabahında Galata köprüsüne yaklaşık 250.000 insanın katıldığı örnek bir yürüyüş gerçekleştirdik."

Filistin ve Gazze

Türkiye'nin en büyük sivil toplum kuruluşu olmamız hasebiyle, tam da gündemin ortasında, tam da bizi en çok ilgilendiren meselelerden birisi olarak Filistin ve Gazze meselesiyle alakalı ayrı bir parantez açmak istiyorum. Yaklaşık 100 gün oldu, hatta 100 günü de geçti. Maalesef İsrail terör devleti, terör örgütü öyle tabir edeyim, artık insanların gözünün içine baka baka her gün onlarca kişinin şehit olmasını, onlarca insanın katledilmesini gerçekleştiriyor ve birçok devlette bunu izliyor.

Bizler, 400.000 üyesinde Eğitim-Bir-Sen üyesi, 1 milyonun üzerinde de Memur-Sen Konfederasyonumuz üyesi olarak, dünyanın, hatta Türkiye'nin, hatta dünyanın en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olarak bu konuyla alakalı ses çıkarmamamız, gündem oluşturmamamız olmazdı.  Aksa Tufanı ismi verilen süreç başladığı ilk günden beri takip ediyoruz. Biz, üç gün hastane bombalanması olduğunda da İsrail Konsolosluğu önünde sabaha kadar nöbetteydik.

Kurucu Genel Başkan 'Mehmet Akif İnan' anıldı

"Her platformda şunu ifade ediyorum: Bizim Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan, bir şair olarak çok iyi şiirler yazmış ve 2000'li yıllarda vefat etmiştir. Ancak Mehmet Akif İnan'ın bir güzel tarafı da Kudüs şairi olarak ifade edilmesidir. Onun için o meşhur şiirinin son dörtlüğüyle cümlelerimi noktalayayım.

Akif İnan o Mescid-i Aksa şiirinin son dörtlüğünü şöyle bitirir:

"Mescid-i Aksa'yı gördüm düşümde götür,
Müslümana selam diyordu,
Dayanamıyorum bu ayrılığa,
Kucaklasın beni İslam"

Biz Filistin meselesini, Müslüman coğrafyalar meselesini bir insani, İslami, bir vicdani mesele olarak gördüğümüz için Türkiye'nin en büyük sivil toplum kuruluşu olmamız hasebiyle her yerde gündeme getirdik ve getirmeye de devam edeceğiz."

"Soru sormak isteyen kıymetli gazetecilerimiz olursa, bir soru cevap faslıyla programımıza devam edelim" diyerek sözlerinin tamamlayan Duran, gelen soruları da cevapladı.

İstanbul 4 No'lu Şube Başkanı Bilal Duran,

kartalınsesi.org Gazatesi İmtiyaz Sahibi Yüksel Fırat'ın sorduğu "Özellikle enflasyon süreci yaşıyoruz. Bundan dolayı toplu sözleşme sürecini öne çekme gibi bir talebiniz ya da gündeminiz var mı? Grev Hakkı için çalışmanız var mı?" sorusuna cevaben şu ifadeleri kullandı:

"İşçilerin ve memurlar,

Aynı dönemde toplu sözleşme görüşmesi yapsın istiyoruz."

"İşçiler çalıştıktan 6 ay sonra toplu sözleşme masasına oturuyorlar. Biz çalışmadan önceki iki yıl, yani biz 2024-2025 toplu sözleşme görüşmelerini 2023 yılının Ağustos ayında gerçekleştirdik. Bu anlamda takvimdeki sürecin işçilerin ve memurların aynı dönemde toplu sözleşmeyi görüşmeleriyle alakalı bir talebimiz var.

Türkiye'de sendikacılık işçilerle başladı, 1950'li yıllarda Türk İş'in kurulmasıyla. Memuriyetteki sendikalı süreç 2000'li yılların hemen başında başladı ve tam oturmamış bir yapı var. Önce biz toplu görüşmeler yapıyorduk. 2010 yılından sonra yeni bir kanunla toplu sözleşme gündeme gelmeye başladı.

Toplu sözleşmenin kanunlaşması çok kıymetli. O dönem söyledik, yine söylüyoruz. Ama bize göre eksik kalan kısımları olduğunu da ifade ediyoruz. Bir tarihle alakalı dediğiniz mesele sanki toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde değil de süreç başladıktan sonra yapmak daha mantıklıdır. Çünkü Türkiye'de enflasyonun nereye gideceğini kestirilemiyor. İki toplu sözleşmemiz, bizim bir aylık süre içerisinde sıkıştırılmış durumda. 1 Ağustos'ta başlıyorsunuz, 31 Ağustos'ta bitirmek zorundasınız. 11 tane farklı iş kolumuz var. Bizim bu iş kollarının tamamının görüşmeleri bitirmiş ve her şeyi tamamlamış olması gerekiyor.

İşçilerde masada oturdunuz, bir konuda anlaştınız, süreç biiyor. Ama biz öyle değil. Toplu sözleşmede teklif edilen imza rakamını imzalarsanız masada oturduğunuz ve anlaştığınız konuları almış oluyorsunuz. Ama imzalamazsanız alamamış oluyorsunuz. Bununla birlikte kamu hakem heyeti dediğimiz kurulun daha adil bir sistemle yani kastım şu:  Kamu hakem heyeti dediğimiz kurul 7 kişiden oluşuyor. Bunlardan 4'ü hükümet temsilcisi, 3'ü sivil toplum temsilcisi. Doğal olarak çoğunluk orada olduğu için onların söyledikleri netleşmiş oluyor. Bunu da bu anlamda ifade etmiş olayım.

"Memur Grev Hakkı'nın verilmesinde de

Siyaset Yapabilme Hakkı için de talep var."

Grev konusunda bizim hep talebimiz var. Memur grev hakkının verilmesi. Hatta biraz daha ileri götürelim, memurların siyaset yapabilme haklarının önün açılması ile alakalı bir gündemimiz var. Muhtemelen yeni toplu sözleşme ile alakalı kanun süreci başladığında tekliflerimiz arasında olacak." şeklinde cevapladı.







FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER EĞİTİM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Henüz anket oluşturulmamış.
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI